24 Temmuz 2021 Cumartesi

* Ödünç verirken, zaman tayin etmemelidir

                                                                                                 

24 Temmuz 2021, Cumartesi

 

Ödünç verirken, zaman tayin etmemelidir

 

 

 

Sual: Ödünç verirken, zaman tayin etmek caiz midir? Belli tarihte ödünç verdiğini alabilmek için ne yapılabilir?

Cevap: (Hamza efendi risâlesi şerhı) ellidokuzuncu [59] sahifesinde diyor ki: (Ödünç verirken, zaman tayin etmemelidir. Çünkü, zaman tayin ederse, malı, misli ile veresiye satmış olur. Bu ise faiz olur. Senede ödeme tarihi koymamakla, ödünç veren verdiğini geri almak hakkına her zaman malik olmakta, belli bir zamanı beklemek zorunda kalmamaktadır. Zaman tayin etmeksizin ödünç vermeli ve arzu ettiği zaman isteyip geri almalıdır. Cahillerin, ödünç verilen şeyin ödenmesi istenirse, sevabı kalmaz demeleri, doğru değildir. Kalp kırmayarak, başa kakmayarak, hakkını istemek caizdir. Kalp kırmak, ayrı bir günahtır). Ödünç alan kimse, vereceği bonoya ödeme tarihi koymamalıdır. Bir şey satın alan kimsenin vereceği bonoya ödeme tarihi koyması lâzımdır. Ödünç verdiği parayı geri alabilmek için, senette ödeme tarihi bulunmak icap ediyorsa, ödünç vereceği kimseden kefil ister. Kefil ile, belli bir zamanda ödenmesine kefil olması için anlaşır. Meselâ, kefilden, ödeme tarihi belli bono alır. Borçlunun da kefilin ödemesi lâzım geldiği zaman ödemesi caiz olur denildi. Fakat kefilin o zaman ödeyip, sonra borçludan alması daha iyi olur. Yahut, borçlu, borcunu kendine borcu olan birine havale eder. Havale olunanın borcunun ödeme zamanı, belli ise, alacaklıya da o zamanda öder. Belli zamanı yoksa, alacaklı havaleyi kabul eden ile, belli bir zamanda, ödemesi için uyuşur. Bunun borçluya borcu yoksa, borçlu, belli zamanda ödemek üzere buna borçlandığını bildirir. Yani bono verir. İki borç da aynı tarihte ödenir. Fakat, burada borçlu, ödeme senedini alacaklıya vermiyor. Havaleyi kabul edene veriyor. Alacaklı, ödeme tarihi yazılı bononun kendisine verilmesini isterse, ödünç vereceği parayı, emin olduğu bir arkadaşına hediye eder. Bu da bu parayı, ödünç isteyene verir. Borcunu para sahibine havale etmesini söyler. Para sahibi havaleyi kabul ederek dilediği ödeme tarihli bono yazıp, arkadaşına verir. Borçlu da para sahibine aynı tarih yazılı bono verir. Sonra, havaleyi alan, alacağını arkadaşına hediye ederek, bonosunu geri verir. Yahut ödünç isteyene, ödünç vereceği kadar fiyatla ucuz bir şeyi veresiye satar. Ondan bu satış için belli tarihli ödeme senedi alır. Sonra bu şeyi aynı fiyatla, peşin olarak, ondan geri satın alır. (Hadîka)da, altıyüzyirminci [620] sahifede diyor ki: (Bir kimsenin, ödünç vereceği kimseye, hatta bir kağıt parçasını bin liraya bile satması caizdir. Mekruh değildir). (Tam İlmihal s. 824)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için

Üye olmak için  |  Üyelikten ayrılmak için

 

Google mail grubu sayfası

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder