30 Kasım 2018 Cuma

* İnsanların bütün işlerini yaratan (Osman Ünlü'nün 2.12.2018 tarihli yazısı)

2 Aralık 2018, Pazar

 

 

İnsanların bütün işlerini yaratan

 

 

 

 

Sual: Kainatta yaratılmış olan her şey, belli bir sebeple yaratılmaktadır deniyor. İnsanların yakmak için kullandıkları ateş de bu sebepler zincirinden birisi midir?

Cevap: İnsanların iyi ve kötü bütün işlerini, Müslüman olmalarını, küfürlerini, istekli ve isteksiz bütün işlerini, Allahü teâlâ yaratmaktadır. Yaratan, yapan yalnız Allahü teâlâdır. Sebeplerin meydana getirdiği her şeyi yaratan da Odur. Her şeyi belli bir sebep ile yaratmaktadır.

Mesela, ateş yakıcıdır. Halbuki, yakan Allahü teâlâdır. Ateşin, yakmakta hiçbir ilgisi yoktur. Fakat, adeti şöyledir ki, bir şeye ateş dokunmadıkça, yakmayı yaratmaz. Ateş, tutuşma sıcaklığına kadar ısıtmaktan başka bir şey yapmaz. Organik cisimlerin yapısında bulunan karbona, hidrojene, oksijenle birleşmek ilgisi veren, elektron alış-verişlerini sağlayan, ateş değildir. Doğruyu göremeyenler, bunları ateş yapıyor sanır. Yakan, yanma tepkisini yapan, ateş değildir. Oksijen de değildir. Isı da değildir. Elektron alış-verişi de değildir. Yakan, yalnız Allahü teâlâdır. Bunların hepsini, yanmak için sebep olarak yaratmıştır. Bilgisi olmayan kimse, ateş yakıyor sanır. İlk okulu bitiren bir kimse, ateş yakıyor sözünü beğenmez. Hava yakıyor der. Orta okulu bitiren de, bunu kabul etmez. Havadaki oksijen yakıyor der. Liseyi bitiren, yakıcılık oksijene mahsus değildir. Her elektron çeken element yakıcıdır der. Üniversiteli ise, madde ile birlikte enerjiyi de hesaba katar. Görülüyor ki, ilim ilerledikçe, işin içyüzüne yaklaşılmakta, sebep sanılan şeylerin arkasında, daha nice sebeplerin bulunduğu anlaşılmaktadır. İlmin, fennin en yüksek derecesinde bulunan, hakikatleri tam gören Peygamberler ve O büyüklerin izinde giderek, ilim deryalarından damlalara kavuşan İslâm âlimleri, bugün yakıcı, yapıcı sanılan şeylerin, aciz, zavallı birer vasıta, birer sebep ve mahluk olduklarını, hakiki yapıcının, yaratıcının sebepler değil, Allahü teâlâ olduğunu bildiriyor. Yakıcı, Allahü teâlâdır. Ateşsiz de yakar. Fakat, ateş ile yakmak adetidir. Yakmak istemezse, ateş içinde de yakmaz. İbrahim aleyhisselamı ateşte yakmadı. Onu çok sevdiği için, adetini bozdu. Nitekim ateşin yakmasını önleyen maddeler de yaratmıştır. Bu maddeleri, kimyagerler bulmaktadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

29 Kasım 2018 Perşembe

* Huy değişir mi?

1 Aralık 2018, Cumartesi

 

Huy değişir mi?

 

 

 

 

Sual: Huy değişir mi? İnsanın huyunu bırakıp, başka huylu olması mümkün müdür?

Cevap: Bu mesele üzerinde muhtelif sözler, birbirine muhalif fikirler varsa da, hepsi üç merkezde toplanabilir:

1 -İnsanın ahlâkı hiç değişmez. Çünkü huy, insan gücünün değiştiremeyeceği bir varlıktır.

2 -Huy iki türlüdür: Birisi insanla birlikte yaratılmıştır. Bu huy değiştirilemez. İkincisi, sonradan hâsıl olan alışkanlıktır. Buna, âdet denilir. Bu huy değişebilir.

3 -Ahlâkın hepsi sonradan elde edilir ve değiştirilebilir. Haricî tesirlerle değişebilirler.

İslâm âlimlerinin çoğu bu üçüncü fikir üzerinde birleşmektedir. Peygamberlerin "aleyhimüsselâm" dinleri, bu sözün doğruluğuna dayanmaktadır. Tasavvuf büyüklerinin, din âlimlerinin, talebesine terbiye için koydukları usuller, bu sözün ışığı altında işlemektedir. Âlimlerin çoğuna göre, herkesin ahlâkı değişebilir. Hiçbir kimsenin huyu, yaratılıştaki gibi kalmaz. Sonradan değişebilir. Ahlâk değişmeseydi, Peygamberlerin "aleyhimüsselâm" getirdikleri dinler faydasız, lüzumsuz olurdu. Âlimlerin sözbirliği ile koymuş oldukları terbiye ve ceza üslüleri abes olurdu. (İslâm Ahlâkı s. 126)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

28 Kasım 2018 Çarşamba

* Dünyada ve ahirette saadete kavuşmak için

30 Kasım 2018, Cuma

 

Dünyada ve ahirette saadete kavuşmak için

 

 

 

 

Sual: Dünyada ve ahirette saadete kavuşmak için ne yapmalıdır? Kalbin temizlenmesi nasıl olur?

Cevap: Yapılmaması lâzım olan şeyler, ya belli bir uzuv ile yapılır, yahut bütün beden ile yapılır. Günah işlenen uzuvlardan sekiz uzuv meşhurdur. Bu uzuvlar, kalp, kulak, göz, dil, el, mide, ferc ve ayaklardır. Kalp, insanın göğsünde, sol tarafında bulunan yürek denilen et parçasına nefh olunmuş [üfürülmüş] ruhani bir latifedir. Ruh gibi, madde olmayan [mücerred olan] bir varlıktır. Günah işleyen, bu uzuvların kendileri değildir. Bunlarda bulunan his kuvvetleridir. Dünyada ve ahirette saadete kavuşmak, rahat etmek isteyen kimse, bu uzuvların günah işlemelerine mâni olmalıdır. Günah işlememek, kalbinde meleke, tabiat, hâlini almalıdır. Namaz kılan, haram işlemeyen sünnî bir kimseye (Müttekî) ve (Salih) [iyi insan] denir. Allahü teâlânın rızasına, sevmesine kavuşarak, (Velî)si olur. Kalpte tabiat hâlini almadan, kendini zorlayarak günahlardan sakınmak da, takva olur ise de, veli olmak için, günah işlememek tabiat, huy hâlini almalıdır. Bunun için de, kalbin temizlenmesi lâzımdır. (Kalbin temizlenmesi, İslâmiyete uymakla olur.) (İslâmiyet) üç kısımdır: İlim, amel, ihlâs. Yani, emirleri ve yasakları öğrenmek, öğrendiklerine tâbi olmak, bunları yalnız Allah rızası için yapmak lâzımdır. Kur'ân-ı kerim, bu üçünü emir ve methetmektedir. (İslâm Ahlâkı s. 13)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

* Müslüman olarak kalabilmek için (Osman Ünlü'nün 30.11.2018 tarihli yazısı)

30 Kasım 2018, Cuma

 

 

Müslüman olarak kalabilmek için

 

 

 

 

Sual: Zamanımızda, kendimizin ve çocuklarımızın Müslüman olmaları ve Müslüman olarak kalabilmeleri için ne yapmak lazımdır?

Cevap: Ehl-i sünnet itikadını ve ilm-i hâlini öğrenmeyen ve çocuklarına öğretmeyenler, Müslümanlıktan ayrılmak, küfür felaketine düşmek tehlikesindedir. Böyle kimselerin duaları zaten kabul olmaz ki, küfürden korunabilsinler. Resûlullah efendimiz buyurdu ki:

(İlim bulunan yerde Müslümanlık vardır. İlim bulunmayan yerde Müslümanlık kalmaz.)

Ölmemek için, yemek, içmek lazım olduğu gibi, kafirlere aldanmamak, dinden çıkmamak için de, dinini, imanını öğrenmek lazımdır. Ecdadımız, her zaman toplanırlar, ilmihâl kitaplarını okurlar, dinlerini öğrenirlerdi. Ancak, böyle Müslüman kaldılar. İslâmiyetin zevkini aldılar. Bu saadet ışığını bizlere, doğru olarak ulaştırabildiler. Bizim de Müslüman kalmamız, yavrularımızı içimizdeki ve dışımızdaki din düşmanlarına kaptırmamamız için, birinci ve en lüzumlu çare, her şeyden önce Ehl-i sünnet âlimlerinin hazırladığı ilmihâl kitaplarını okumak ve öğrenmektir. Çocuğunun Müslüman olmasını isteyen ana-baba, çocuğuna Kur'ân öğretmelidir. Fırsat elde iken okuyalım, öğrenelim ve çocuklarımıza, sözümüzü dinleyenlere öğretelim! Mektebe gittikten sonra öğrenmeleri güç olur. Hatta imkansız olur. Felaket gelince, ah etmek fayda vermez. İslâm düşmanlarının, zındıkların, tatlı, yaldızlı kitaplarına, gazetelerine, dergi, televizyon ve radyolarına, filmlerine aldanmamalıdır.

***

Sual: Zındık kelimesinin anlamı nedir ve kimler için kullanılır ve kimlere zındık denir?

Cevap: Hiçbir dine inanmayan fakat Müslüman görünüp İslâm düşmanı olanlara zındık denir. Bu konuda İbni Âbidînde buyuruluyor ki:

"Hiçbir dine inanmadığı halde, Müslüman görünüp, küfre sebep olan şeyleri Müslümanlıkmış gibi anlatarak, Müslümanları dinden çıkarmaya çalışan sinsi kafirlere Zındık denir.

***

Sual: İmanının gittiği kesin olarak bilinmeyen bir kimseye kafir denebilir mi ve lanet edilebilir mi?

Cevap: Namaz kılan bir kimsenin, küfür olan bir şeyi, açık olarak ve zaruretsiz söyleyerek veya kullanarak, kafir olduğu anlaşılmadıkça, başkalarına uyarak, buna kafir demek caiz olmaz. Kafir olarak öldüğü bilinmedikçe lanet edilmez. Zaten kafire dahi lanet etmek caiz değildir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

27 Kasım 2018 Salı

* Kalp hastalıklarının en kötüleri

29 Kasım 2018, Perşembe

 

Kalp hastalıklarının en kötüleri

 

 

 

 

Sual: Kalp hastalıklarının en kötüleri nelerdir? Tevbe etmeden ölen müminin ahirette durumu ne olur?

Cevap: Kalp hastalıklarının şirkten sonra en kötüsü, (Bidat)lere inanmak ve bid'at işlemektir. Bidatlerden sonra, günahlardan sakınmamak gelir. Küçük olsun, büyük olsun, şirkten yani küfürden başka günah işleyip, tevbe etmeden ölen bir mümin, şefaat olunmakla, yahut hiçbir sebep olmadan, yalnız Allahü teâlânın merhamet etmesi ile, af olunabilir. Küçük günah, af edilmezse, Cehennemde azap çekilecektir. Kul hakkı da bulunan günahların affı güçtür ve azapları daha şiddetli olacaktır. Zevcesinin mehrini vermemek ve insanların hak dini öğrenmelerine mâni olmak, kul haklarının en büyüğüdür. Hadîs-i şeriflerde buyuruldu ki, (Bir zaman gelir ki, insan kazancının helalden mi, haramdan mı olduğunu düşünmez) ve (Bir zaman gelir ki, İslâmiyete yapışmak, elinde ateş tutmak gibi güç olur.) Bunun için, haramların hepsinden ve tahrimi mekruhlardan sakınmak takva olur. Farzları ve vacibleri terk etmek haramdır. Müekked sünnetleri özürsüz terk etmek tahrimen mekruh olur denildi. İtikatta ve ahlakta ve amelde emir olunanları terk edene, kıyamette azab yapılacaktır. Azaba sebep olan şeyleri terk etmek lâzımdır. Meselâ namaz kılmamak ve kadınların, kızların açık gezmeleri büyük günahlardandır. Bir günahı terk etmek, meselâ beş vakit namazı her gün kılmak çok lâzımdır. (İslâm Ahlâkı s. 12)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com