30 Haziran 2018 Cumartesi

* “Kızını fasıka veren, melundur” (Osman Ünlü'nün 2.7.2018 tarihli yazısı)

2 Temmuz 2018, Pazartesi

 

 

"Kızını fasıka veren, melundur"

 

 

 

Sual: Bir Müslüman, kızını evlendirirken, tercihi ne olmalı, neyi ön planda tutmalıdır?

Cevap: Dinini bilen ve seven erkekler, her hareketlerinde İslâmiyete uyarak, hem kendilerine, hem de aile ve akrabalarına, bütün mahluklara hayırlı ve faydalı olur. Bunun için, kızını seven ve onun dünyada ve ahirette mesut olmasını istiysen, dini ve ahlakı bozan televizyonları, radyoları dinlemesine ve böyle olan sinemalara ve topluluklara gitmesine mani olmalıdır. Müslüman olan kimse, kızını Müslüman ve salih kimselere vermelidir. Mal, para, apartman ve mevki sahibi değil, din ve ahlak sahibi damat aramalıdır. Kızını kafire veren kimsenin kendisi de, kızı da kafir olur. Peygamber efendimiz, hadîs-i şeriflerinde buyurdu ki:

(Bir kimse, kızını fasıka, kötü kimseye verirse, Allahü teâlânın emanetine hıyanet etmiş olur. Emanete hıyanet edenlerin gideceği yer, Cehennemdir.)

(Kızını fasıka veren kimse, melundur.)

(Şefaatime kavuşmak isteyen, kızını fasıka vermesin!)

Eşi'atül-lemeâtda yazılı hadîs-i şerifte de;

(Ya Ali! Üç şeyi geciktirme! Namazı evvel vaktinde kıl! Hazırlanmış cenazenin namazını hemen kıl! Dul veya kızı küfvü isteyince, hemen evlendir!) Yani namazını kılan, günah işlemeyen ve nafakasını helalden kazanan birini bulunca, hemen ona ver, buyurdu.

***

Sual: Evlenmek, nikahlanmak helal olduğu gibi, ayrılmak, boşanmak da helal, mubah değil midir?

Cevap: Konuyla alakalı olarak Kimyâ-i se'âdette buyuruluyor ki:

"Erkeğin vazifelerinden birisi de, zevcesini, hanımını boşamamaktır. Allahü teâlâ, bütün mubahlar yani izin verdiği şeyler içinde yalnız, talak vermeyi yani boşamayı sevmez. Zaruret olmadıkça, birini incitmek caiz değildir."

***

Sual: Bir kimse, kötü olan huyunu değiştirip, güzel huylu olabilir mi?

Cevap: Bir kimsenin, ahlakını, huyunu değiştirip, kötüsünü yok edip, yerine iyisini getirmesi mümkündür. Hadîs-i şerifte;

(Ahlakınızı iyileştiriniz!) buyuruldu. İslâmiyet mümkün olmayan şeyi emir etmez. Tecrübeler de, böyle olduğunu göstermektedir. Tecrübe, kati bilgi elde etmeye yarayan üç vasıtadan biridir. Bu vasıtalardan ikincisi, Muhbir-i Sâdıkın yani Peygamberin haber vermesidir. Üçüncüsü, hesap ile anlamaktır. İnsanların, ahlaklarını değiştirme istidatları, kabiliyetler aynı değildir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder